Bulgular
siiri üç ayakli sandalyenin üzerine birakip
yari çiplak bir küfrü lavaboya kusuyorum
yüzümün yarisini aynada kirip
ebem kusagindan bir ölünün
yanlislikla yarasini kanatiyorum
vaziyet sizdim kabugum kirilmisti
kemiklerimi bakir bir sinide kana bulastirip
ellerimi kesip pencereden disari atiyorum
susuyorum melenkolik bir sigintiyla
askilardan bir bir topluyorum sancilari
cigerlerimde sustali bir biçak
azick ölsem diyorum azicik
fazlasi saksida kuruyan adsiz bir çiçek mi
bir seyler oluyor
koridorun en sonun da
dis kapinin hemen arkasinda
ters dönmüs kaplumboga hissi
karinca sürüsü sirtinda tabut ok yönünde agit
ayriliga dönerken duymakla görmek arasinda ki an
bas agrilarimi buz dolu bir kovanin içine bosaltiyorum
geride biraktigim her sey bas asagi sarkik
anlamini yitiriyor tilsim tüm bulgular pozitif
sadakatsiz ve omurgasiz bir gölgenin
içinden geçtim de tutunamadim annemin saçlarina
siiri sargi bezine sarip
simetrigi bozuk bir masanin üstüne birakiyorum
Copyright © Yusuf Bulbul | Year Posted 2021
|